14 Nisan 2008

MENİSKÜS


Boyumun uzadığı sıralarda beni yaklayan, üniversitede bir dönem coşan ve o günden bu güne peşimi bırakmayan diz ağrılarım sonunda adını buldu. MENİSKÜS. Kendisi çoklukla futbolculara layık görülmekle birlikte aslında her türlü insan evladı için evla bir rahatsızlıkmış. Geldi beni buldu.

Menisküsün gelip beni bulması çok kolay olmadı tabi. Ya da şöyle demeli, kendisinin teşhis edilmesi pek kolay olmadı. Üniversitedeki ortopedi uzmanı bir adet ilaç yazaraktan, röntgen çekmeyi bir kenara bırakınız, iki gözüyle dizime bakaraktan yolcu etmişti beni. Sonra bir arkadaşım vasıtası ile ciddi bir diz muayenesinden geçmiştim. Egzersizlerimi alıp defteri kapatmıştım. Epeyce bir süre egzersizleri yaptım. Sonra bıraktım. Efendim her ne ise geçenlerde azan diz ağrılarım ile birkaç hafta birlikte yaşamayı öğrendikten sonra, başka bir ortopedist arkadaşımın muayenesi sonucu bunun bir patellar kondromalazi mi yoksa menüsküsel bir araz mı olduğunun anlaşılması için MR çekilmesine karar verildi. Bu amaçla, iş yerinden izinler alındı. Kapı kapı gezildi. Allah'tan araba kullanabiliyorum da gezebiliyorum öyle dar zamanlarda ve fakat gelinsin görülsün ki; bu sol diz ile debriyaj pek iyi anlaşamamaktalar. Buna balataların ne dediğini haftaya arabamızın servis muayenesinden sonra öğreneceğiz. Şimdi gelin süreci birlikte irdeleyelim.


Kapı 1: Hacettepe Hastanesi
Sonuç: "Sağlık güvencenizin ödeyeceği MR ı çektirmek isterseniz Eylül'ü beklersiniz. Yok efendim 100 YTL verirseniz Haziran ortası gibi bağlarız bu işi." dediler.
Cevap: Ölme eşeğim ölme.

Kapı 2: Dışkapı SSK Hastanesi
Sonuç: "Alt katta görüntüleme merkezimiz var. Ama sadece bel emarı çekiyoz. Sizinki neydi? Haaa sol diz ise, tek tek basaraktan Etlik SSK'ya gidiyosunuz. En yakın randevuyu 3-4 aya verirler.Sağ diz iseeee, size bi güzelik yaparız."
Cevap: Hadi ordan!

Kapı 3: Telefonla aranan Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Sonuç: "En yakın MR'ı 3 aya veriyoruz hanfendi. Sizinki nerden çekilcekti?"
Cevap: Yok ben bi yerimden çektirmiycem. Hadi size iyi günleeer. ÇAT

Kapı 4: Dışkapı SSK acil- Günlerden Cumartesi
Sonuç: "Acilden MR yazamıyoruz!"
Cevap: Yani acil bir şekilde oraya gelen hastaya öööyle gözle bakıyonuz ona göre tedavi veriyonuz. E tabi tanrının verdii görüntülemeden iyisini bulcak değil ya insanoğlu. Tövbe estafurullaaaaaah!

Kapı 5: Çağ Hastanesi ile telefon görüşmesi
Sonuç: "Hanfendi 25 lira muayeney alıyoruz. anlaşmalı MRmerkezine sevk ediyoruz. 25 de ona alıyoruz. Saat kaça vereyim randevuyu?"
Cevap: En yakın ne zamana verebiliyosanız verin!

Sonuç olarak özel hastanedeki muayeneden 20 dakika sonra MRımı (sahiplendim kendisini) çektirmiştim. Süreci anlatmak üzre yukarıdaki satırları yazarken, en az çivisi çıkmış sağlık sistemi kadar, durup dururken başıma iş açan yırtık menüsküsümden de tiksindiğimi belirtmek isterim. Yerde yapılması gereken egzersizleri iş yerimin hangi hijyenik koridoruna yatıp da yapsam diye düşünmekteyim şimdi.
Kıssadan hisse: Sağlık sistemi diye bişey yoktur! Sağlıktan kıymetlisi hiç yoktur!

Hoplar iken zıplar iken yırtılımış benim Menüsküs
Didem suçu kendinde ara da öyle sağlık sistemine küs
Egzersizleri yapmam diye diretmekten hayır olmaz.
Kilo almayı bi kenara bırak 2 kilo versem fena olmaz.

Hiç yorum yok: